10 Ekim 2013 Perşembe

7 milyarlık bayram

0 yorum

7 milyarlık bayram


Kurbanlıktan tatile, giyim kuşamdan market alışverişine kadar, 9 günlük bayram tatili 7 milyar liralık ekonomi oluşturacak. Bu yıl kurban sayısı 3 milyona ulaşacak, 1.2 milyon kişi tatile çıkacak.
Bu yıl 9 gün sürecek olan Kurban Bayramı, ekonomiye de canlılık getirecek. Tatil boyunca yapılacak tüm harcamalar dikkate alındığında bayramda 7 milyar TL’lik dev bir ekonomi oluşacak. 3 milyondan fazla hayvanın kurban edilmesi beklenen bayramda, yaklaşık 4.2 milyar TL’lik bir hayvan pazarı oluşacak. Yurt içi ve yurt dışı tatil programı yapan 1 milyon 250 bin kişinin de tatilde 750 milyon TL harcama yapacağı tahmin ediliyor. Perakende sektörüne de doping etkisi yapacak olan bayramda 550 milyon TL civarında giyim harcaması ve 600 milyon TL civarında market alışverişi yapılması bekleniyor. Ayrıca memleketine uçak ve otobüs ile seyahat edecek olan vatandaşlar 120 milyon TL bilet, kendi aracıyla yola çıkanlar da 100 milyon TL akaryakıt harcaması yapacak. Bu rakamların üzerine ekstra harcamalar da eklendiğinde bayram ekonomisi 7 milyar TL’yi aşıyor. 
1.2 milyon kişi tatile çıkıyor
Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı (TÜRSAB) Başaran Ulusoy, 9 günlük tatil sürecinde 1 milyon kişinin yurt içinde 250 bin kişinin de yurt dışında tatile çıkacağını söyledi. Antalya ve Kıbrıs’ın tatil planında öncelikli yerler olduğunu belirten Ulusoy, kültür turlarında ise Doğu Karadeniz, GAP, Kapadokya ve Safranbolu turlarına yoğun talep gösterildiğini aktardı. Ulusoy, yurt dışı turlarıyla ilgili de vizesiz ülkeler başta olmak üzere, İtalya, İspanya, Fransa, Balkanlar, Afrika, Uzakdoğu, Dubai’nin ilgi gördüğünü belirtti.
Perakendede hareket başladı
Her yıl olduğu gibi bu yıl da perakende sektörü bayramı dört gözle bekliyor. Ucuz alışverişin adresi Mahmutbey’de yavaştan hareketlilik başlamış durumda. Esnafın beklentisi ise büyük. Yeme-içme ve kıyafet ile birlikte 1 milyar TL’yi geçmesi beklenen pazarda fiyatlarda geçen yıla oranla bir değişiklik yok. AVM’lerde de bayram telaşı başladı. Birçok markada yüzde 50’lere varan indirimler dikkat çekiyor.


Kaynak: stargazete.com/ekonomi/
Haberin Devamı ►

Kurban ekonomisi piyasalara bayram yaşatacak

0 yorum
Bayram alışverişleri, sadece hayvancılığa değil, ekonominin lokomotifi tüm sektörlere yarıyor. Bu yıl 10 milyon kişi seyahat edecek. Gıda ve tekstil alışverişleri ise bayram öncesi ve sonrası perakendecilerin yüzünü güldürecek.
EKONOMİ SERVİSİ 

Kurban Bayramı, kendi ekonomisini yaratıyor. Perakendeden hayvancılığa, turizmden gıda ve otomotive kadar tüm sektörler bayram bereketinden yararlanacak. Geçen yıl 3,5 milyar liraya ulaşan hayvancılık pazarının bu yıl 4 milyar liralık büyüklüğe çıkması bekleniyor. Ayrıca bu yılki Kurban’da tatilin 9 güne çıkması en büyük faydayı turizm sektörüne sağlayacak. Tur şirketleri, tatil turlarının neredeyse tamamını satmayı başardı. 1 milyon kişinin yurtiçine 250 bin kişinin de yurtdışına seyahat etmesi bekleniyor.

MARKETLER HAZIRLIK YAPTI 

Market zincirleri de bayrama hazır… Dev zincirler de Kurban Bayramı’nda iş başında olacak. Modern kesim tekniklerini kullanan marketler, Kurban Bayramı’nda İslami usullere uygun olarak veteriner, noter ve din görevlisi eşliğinde kesim yapacak. Büyükbaş kurbanlığın hisse fiyatı 695 lira ila 645 lira, küçükbaş kurbanlık fiyatları ise 675-575 lira arasında değişiyor. Satın alınan kurbanlıklarda 12 aya kadar taksit seçeneği sunan marketler, Türk Kızılayı ve ZİÇEV gibi kurumlara bağış da yapıyor.

DERİ VE OTOBÜS DE ETKİLENİR

Bayramın en çok hareketlendirdiği sektör ise şüphesiz karayolu taşımacılığı… Bu yıl bayramı süresince 341 firma, 8 bin 500 otobüsü ile yaklaşık 7 milyon yolcu taşıyacak. Ayrıca bayramda THK dışında dernek, vakıf, cami gibi kuruluşlar da deri toplayabilecek. Bu yıl Kurban Bayramı’nda deriden elde edilecek gelirin 100 milyon lirayı aşması bekleniyor. 
YAKLAŞIK 10 MİLYON KİŞİ YOLLARDA OLACAK
Bayramda yaklaşık 1,5 milyon kişi turlarla tatile çıkacak, 7 milyonu aşkın kişi de otobüslerle yollara düşecek. TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, Kurban Bayramı rezervasyonların yüzde 90’a ulaştığı belirterek, “Yurt içi turlarda 1 milyon civarında insan tatil yapacak ve yaklaşık 250 bin kişi de yurtdışına tatile çıkacak” dedi.
ERKEN MAAŞ ESNAFI UMUTLANDIRDI
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, geçen yıl 3,5 milyar lira olan kurbanlık cirosunun bu yıl  4 milyara çıkmasını beklediklerini ifade etti. Palandöken kamuda ‘erken maaş’ etkisiyle tüm sektörlerde 10 milyar liralık harcama beklediklerini de kaydetti. 
KREDİ KARTINA TAKSİTLE SATIŞ İMKANI DA VAR
Perakende gıda sektörünün büyük oyuncaları da bayram hazırlığına başladı. Migros’ta Kurbanlık koç fiyatları ise 575 lira ila 675 lira arasında değişiyor. CarrefourSA da kurban siparişleri adrese teslim edilecek şekilde web mağazasından sipariş verilirken, satın alınan kurbanlık lar özel emanet çadırında ücretsiz olarak bırakılabiliyor.

Haberin Devamı ►

Sonbahar Depresyonundan Kurtulmanın 10 Yolu

0 yorum

Sonbahar Depresyonundan Kurtulmanın 10 Yolu

Bu Sonbahar depresyonunu bizzat yaşayan biri olarak paylaşmak istedim.

Sonbahar geldi, soğuk kış günleri yaklaştı. Daha karanlık ve soğuk bir döneme giriyoruz. Yazın aydınlık ve ılık günleri geride kalırken, fiziksel ve sosyal şartlar insanların depresif hissetmesine zemin hazırlıyor. Liv Hospital Klinik Psikoloğu Beril Yardımcı sonbahar depresyonundan korunmanın 10 altın kuralını anlattı.
         1.  Odanıza gün doğsun!
Sonbahar depresyonunun belirtilerinden biri sabahları uyanma da yaşanan zorluktur. Kişi yeterinde uyumuş olsa bile yataktan kalkmak istemez. Yatak odasında zaman ayarlı aydınlatma sistemi kurmak ve alarmınız çalmadan yarım saat önce suni de olsa yatağınızda gün doğumunu hissetmek uyanmayı kolaylaştırır.
 2. Hayatınıza ışık sokun!
Hava serin ve karanlık diye güneş ışığından vazgeçmeyin! Özellikle gündüzleri bulutlu bile olsa dışarı çıkın ve güneş ışığını görün. Güneş ışığı doğal olarak beynin duygusal merkezini uyarır ve insanın iyi hissetmesini sağlar. Erken kalkın, perdeleri açın, dışarı çıkın.
 3. Hareket sizi kurtarır!
Soğuk hava terlememek için özür değildir. Spor merkezinde, evde veya hatta tercihen dışarıda kalbiniz 140’ın üzerinde çarpsın! Sadece kiloyu korumak ve sağlıklı kalmak için değil, günlük hayatın stresinden uzaklaşmak için de spora vakit ayırın. İyi bir egzersizin etkisi saatlerce sürer. Gün içinde daha fazla enerjiniz olur, metabolizmanız hızlanır, iyi hissettiren hormonlar salgılanır. Düzenli egzersiz kış uykusuna çekilmeye meyilli bedene yaşadığını hissettirir.
 4. Şekere dikkat!
Mutluluk, zindelik ve canlılık hissi veren seretonin hormonunun seviyesi düştüğünde, karbonhidratlara ve şekerli gıdaları tüketme isteği artar. Kışın özellikle de tatlı yeme eğilimi artar. Şekerli ve beyaz unlu gıdalara bağımlılık fizyolojik bir gerçektir. Bunlar bedende uyuşturucular gibi biyokimyasal sistemleri etkiler. Ne yediğiniz nasıl hissettiğinizi ciddi ölçüde etkiler.
 5. Sosyal hayatı unutmayın!
Arkadaşların, ailenin, iş arkadaşlarının, komşuları önemini azımsamayın. Her şeyi boş vermek istediğinizde kim size el uzatır? Sizi destekleyecek insanları aklınızda tutun, ihtiyaç duyduğunuzda size cesaretlendirmelerine izin verin. Bazen bir telefon, kahve sohbeti veya e-mail size canlandırır.
 6. Kışa heyecan katın!
Bir şeyi yaşamayı beklemek insanı motive eder. Sonbahar ve kış, havaların ısınmasını beklemek için çok uzundur. Size heyecan verecek bir hafta sonu gezisi, gece planı veya spor planları kışınıza renk katacaktır. Kayak, kızak, kar yürüyüşü, buz pateni gibi faaliyetleri heyecanla bekleyebilirsiniz.

7. Gevşeyin!
Meşgulsünüz. İş, ders, aile, arkadaşlar, randevular, buluşmalar meşgul olmaktan hoşlansanız dahi herkesin sakin kalmaya ihtiyacı vardır. Bazı sorumluluklara veya davetlere ‘Hayır’ demekten kaçınmayın ve birkaç dakika hiçbir şey yapmadan geçirin. Bu zamanda dikkatinizi içe döndürüp ruhsal olarak sakinleşmeye, bedensel olarak gevşemeye ayırın. Kendinize yardımcı olacak gevşeme egzersizlerini gündeme alın.
 8. Uyku: Ne fazla ne de az olmalı! 
İnsanlar soğuk havalarda doğal olarak daha uzun uyur. Bu fizyolojik bir ihtiyaçtır ve buna saygı göstermek gerekir. Zamanı iyi kullanarak ve disiplinli olarak, geceleri 7-8 saat uyumayı hedefleyin. Yatma ve kalkma saatini belli bir düzene oturtmak, hayata ritmini verir ve enerji seviyesini arttırır. İhtiyacınız olan düzeni bulun. Özellikle de hafta sonları çok fazla uyumamaya özen gösterin, bu insanı daha yorgun düşürebilir.
 9. Mevsimi kabul edin!
Mevsimlerin değişimi doğal bir akıştır. Bu değişimi yargılamak yerine izlemek ve detaylarını görmek insanın daha olumlu bir ruh hali içinde kalmasını sağlar. Sonbahar, kış, kendine özgü deneyimleri beraberinde getirir. Değişen doğasından, artan tiyatro sayısına, sebzelerinden televizyondaki programlara keyif aldığınız şeyleri fark edin. Kot giymek ve salep içmek ağustosta pek yapmadığımız şeylerdir.      
 10. Profesyonel destek alın!
Sıralanan belirtilerden üç ya da daha fazla sizin için 2 haftayı aşkın bir süredir geçerli ise profesyonel destek almaktan çekinmeyin: İsteksizlik-mutsuzluk, değersizlik–suçluluk hisleri, uyku bozukluğu–aşırı uyku hali, enerji azalması–yorgunluk, iştah değişikliği, sinirlilik, endişe-kaygı, konsantrasyon bozuklukları…
Haberin Devamı ►

Bütün şirketler en çok onları arıyor

0 yorum
O, dünyanın en popüler mesleği. Belli bir bölümü bitirmiş olma şartı aranmıyor. Ekonomik krizde bile işe alınıyorlar.

Dünya çapında bir şirketten küçük bir işletmeye kadar her daim en çok aranan meslek grubu, satışçılar. Yenibiris.com verilerine göre firmaların verdiği iş ilanlarında ilk sırada hep satış uzmanları yer alıyor.
Başarılı satışçılar, satış sonrası aldıkları keyfin bulunmaz olduğunu söyler. Satış, başarısı ve başarısızlığı somut olan bir iştir. Streslidir ama insanı dinç tuttuğu da söylenir. Eğer şu özellikleri taşıyorsanız harika bir satışçısınız veya öyle olacaksınız demektir. İşte firmaların ilanlarında yazmayan fakat öyle olması beklenen satış uzmanı özellikleri:

1-Sattığı şeye inanacak. İşin yapılışını, içeriğini, ürünü sevecek.
2-O ürün veya hizmeti kullanmış veya onunla birarada bulunmuş olacak.
3-Bulunduğu her ortamda lafı ürüne getirip ya alenen satacak ya da bir randevu için girişimde bulunacak.
4-Ne satarsa satsın işine eğlence karıştırabilecek.
5-Kendi kendini motive edebilecek.
6-Satmadığı zamanlarda bunun eksikliğini duyacak.
7- Uykusunda satış yapacak, randevu takip edecek, hatta satış kapatacak!
8-Mesai saatleri dışında da satış düşünecek ama bunu stres nedeni haline getirmeyecek.
9-Her yaptığı satışın sonunda mutlu olacak.
10-Satmak için ürünle ilgili yalan söylemeyecek.
Haberin Devamı ►

5 Ekim 2013 Cumartesi

Kıdem tazminatında yeni dönem Milyonlarca çalışanı ilgilendiren kıdem tazminatı sisteminde değişiklik yapılacak. Kıdem tazminatı yıllık değil, artık aylık hesaplanacak. Ayrıca kıdem tazminatı için fon kurulacak.

0 yorum
 Kıdem tazminatında devlet güvenceli dönem başlıyor.
Hesaplamada yöntem değişiyor; kıdem tazminatı yıllık yerine aylık hesaplanacak.
Kıdem tazminatı için bir fon kuruluyor. Evlilik, askerlik ve ev alma dışında 15 yıldan önce bu fondan çıkılamayacak.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Ekim ayı sonunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sunulacak yeni kıdem tazminatı düzenlemesinin ilk ipuçlarını verdi.
Bakan Faruk Çelik'in bazı gazetelere yaptığı açıklamalara göre; şirket iflas etse bile kıdem tazminatı ödemesi, devletin garantisinde olacak. Fonda, her çalışan adına bireysel hesap açılacak.
Yeni sistem, işe yeni başlayanlar için geçerli olacak. Mevcut çalışanların ise isteğine bağlı.
Ayrıca işveren, şu anda toplu olarak ödenen kıdem tazminatını aylık olarak ödeyecek. Böylece kıdem yükü birikmeyecek.
Çelik, düzenlemenin çalışanların geçmiş ve geleceğe yönelik hak kaybına uğramayacağı şekilde hayata geçirileceğini ifade etti.
Yine işverenden ve hükümetten yana bir kanun çıktı.İşçinin kazandığı haklarda azalma ve kısıtlmadan başka bir anlama gelmeyeceğini düşünüyorum.Ne diyelim hayırlısı olsun.
Haberin Devamı ►

Türkiye'de gelir dağılımı eşitsizliği

0 yorum
Türkiye'de gelir dağılımında belirgin bir iyileşme gerçekleşmiyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre gelir dağılımı eşitsizliğini gösteren Gini Katsayısı 2012'de geçen yıla göre sınırlı bir düşüş göstererek 0,402 oldu. 2011'de katsayı 0,404 olarak açıklanmıştı.
Gini Katsayısı'nın 0'a yakın olması gelir dağılımının düzeldiğine, 1'e yaklaşma ise gelir dağılımının kötüleştiğine işaret ediyor.
TÜİK verilerine göre 2012'de ülkenin en yoksul yüzde 20'lik kesimi ile en zengin yüzde 20'lik kesimi arasındaki gelir farkı büyük ölçüde değişmedi. En zengin yüzde 20'nin geliri en yoksul kesimin 8 katı oldu.
Buna göre nüfusun en yoksul yüzde 20 kesimi, toplam gelirin yalnızca yüzde 5,9'una sahip oldu. En zengin yüzde 20 ise toplam üretimin yüzde 46,6'sına sahip oldu. İkinci yüzde 20 kesim gelirin yüzde 10,6, üçüncü yüzde 20 kesim gelirin yüzde 15,3, dördüncü yüzde 20 kesim ise gelirin yüzde 21,7'sine sahip oldu.
2002 yılından itibaren bakıldığında gelir dağılımında belirgin değişim görülmüyor. 2002'de 0,44 olan Gini Katsayısı, 2005 yılında 0,38 seviyesine kadar inmişti. Ancak sonraki yıllarda yeniden 0,40 seviyesine yükseldi. Son 10 yılda en yüksek Gini Katsayısı 0,44 ile 2006 yılında görüldü.
Türkiye ekonomisi 2002-2012 yılları arasında ortalama yüzde 5,2 oranında büyüdü.
Türkiye'de gelir dağılımı konusunda çalışmalar yaşan İTÜ İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Öner Günçavdı, gelir dağılımı konusunun yeterince gündeme gelmediğini belirterek, "Maalesef gelir dağılımı üzerinde yeterince kafa yormuyoruz. Siyasi anlamda Türkiye büyüme konusuna çok duyarlı. Ama büyümenin kalitesi, yoksulluğu giderici etkileri çok dikkate alınmıyor" diye konuştu.
Dünyada Türkiye'nin gelir dağılımı eşitsizliğinde en kötü ülkeler arasında yer aldığına dikkat çeken Günçavdı, önümüzdeki yıllarda bozulmanın devam edebileceğini kaydetti. "Küresel likiditenin bol olduğu güzel günleri geride bıraktık. Bölgesel riskler yüksek ve küresel belirsizlikler arttı" diyen Günçavdı, "Gelir dağılımının düzeltebilecek konularda fırsatı kaçırdık" değerlendirmesinde bulundu.
Günçavdı'ya göre makroekonomik politikalardaki belirsizlikler, enflasyon gelir dağılımının düzelmemesinde başlıca etkenler arasında yer alıyor.
Dünya geneline bakıldığında Türkiye'nin gelir dağılımı bozuk ülkeler arasında yer alıyor. ABD İstihbarat Servisi CIA'nın verilerine göre Türkiye 136 ülke arasında 58'inci sırada yer alıyor. Gelir dağılımının ne iyi olduğu ülke sıralamasında İsveç 0,23 ile birinci sırada yer alıyor. Onu sırasıyla Slovenya, Montenegro, Macaristan, Danimarka ve Norveç izliyor. Gelir dağılımı eşitsizliğinde ise Güney Afrika 0,631 ile birinci sırada.
Bana göre gelir dağılımı eşitsizliği ülkede sosyal,politik ,siyasal ve adalet konusunda eksikliklerin ana parçası.Her alanda eşit ve adil olunmayı başarabilrsek Türkiye'nin aşamayacağı hiç bir sorunu kalmıyacak.

Haberin Devamı ►

Yıldız Holding, Ülker'in yüzde 20'sini sattı

0 yorum

Yıldız Holding, Ülker'in yüzde 20'sini sattı

Yıldız Holding, yüzde 22'si borsada işlem gören Ülker'in, yüzde 20'lik kısmını yurtdışındaki kurumsal yatırımcılara 431 milyon dolara satarak, markanın halka açıklık oranını yüzde 42'ye yükseltti. Haberin ardından Ülker hissesi ilk seansta yüzde 10,5 primle 15,15 liradan işlem gördü.
The Wall Street Journal'a konuşan Yıldız Holding yetkilileri elde edilecek gelirin bir kısmını Gözde Girişim ve Yıldız Holding'in mevcut yatırımlarında kullanılacağını söyledi. Gözde Girişim Grubu'n portföyünde gıda dışı şirketler yer alırken Yıldız Holding ise gıda şirketlerini bünyesinde barındırıyor.
Yetkililer, hisse satışından elde edilecek sermaye mevcut şirketlere fon sağlamakta kullanılacağını belirtirken yeni şirket satın alımlarında fonlama sağlamakta kullanılıp kullanılmayacağı konusunda bir bilgi vermedi.
Yıldız Holding yaptığı basın duyurusunda 44 yurtdışı kurumundan 1,3 milyar dolarlık talep geldiğini açıkladı. "Hızlandırılmış talep toplama" yöntemiyle gerçekleştirilen satışta hisse fiyatı 12.60 TL olarak belirlendi.
Daha önce yüzde 10'luk bölümünü yabancı kurumsal yatırımcılara satacağını açıklayan Yıldız Holding'in CEO'su kaydeden Ülker CEO'su ve Yıldız Holding Gıda ve İçecek Grubu Başkanı Mehmet Tütüncü "Ancak hissedarlarımızın yarıya yakını hisseleri çok uzun zamandır elinde tutuyordu. Bu da hissenin işlem görme oranını kısıtlıyordu. Bu satış sonunda Ülker'in halka açıklık oranı yüzde 42'ye çıkacak. Artan likidite ile büyük kurumsal yatırımcılar da Ülker hissesini alabilecekleri için, hisse değeri, şirketin gerçek performansını gösterecek seviyeye ulaşacak" şeklinde konuştu.
Satışı gerçekleşitiren Ünlü Menkul'den Mahmut Ünlü de "Bu işlem Türkiye'nin en büyük blok satış işlemleri arasına girerek bu yılın en büyük arzı oldu. İşlem, bir Türk yatırım kuruluşu tarafından yurtdışı yatırımcılara yapılan en büyük işlem olma özelliğini taşıyor." dedi.
Hedeflerinin 2016 yılında Ülker'i 4.5 milyar lira ciro elde eden bir şirket haline getirmek olduğunu belirten Tütüncü, bu cironun 1 milyar lirasının yurtdışı iştiraklerden sağlamayı hedeflediklerine işaret etti. Tütüncü, "Yıldız Holding bünyesindeki Mısır ve Suudi Arabistan operasyonlarını Ülker'in çatısı altında toplayacağımız bir yapılanma içinde olacağız" diyen Tütüncü şöyle devam etti:
"Türkiye'nin en büyük dağıtım teşkilatı yeniden yapılanmasını gerçekleştirdik. Dağıtımdaki kamyon sayısını yarı yarıya azalttık. Ürün portföyümüzü gözden geçirdik, raflardaki ürün sayısını optimize ettik. Buralardan ciddi bir kar marjı artışı oldu. 2011 yılında Ülker'in bilançosundaki faiz, amortisman ve vergi öncesi kar (FAVÖK) marjı yüzde 4,3'tü. 2013'ün ilk yarısında bu oran yüzde 11,8'e çıktı. 2012 yılı sonunda ciromuzu 2.3 milyar liraya ulaştırdık. 2010'da şirketin halka açıklık oranı yüzde 20 civarındaydı. Ama içinde neredeyse hiç kurumsal yatırımcı yoktu. Şirketteki yeniden yapılanmayı yatırımcılara anlattık. 2011 yılında 117, 2012'de 255, bu yılın ilk yarısında ise 165 adet yabancı yatırımcı ile görüştük. Bu road showda ilk defa çok büyük miktarlarda yatırım yapan fonlarla da görüştük. Onlar da Ülker'in performansını satın aldılar."
www.www.wsj.com.tr
Haberin Devamı ►

4 Ekim 2013 Cuma

Kredi kartlarına yeni düzenleme geliyor.

0 yorum

Dikkat! Limit ayarı geliyor!

BDDK Başkanı Mukim Öztekin, bankaların yeni dönemde tüketici dostu olmak zorunda kalacaklarını söyledi. Öztekin, yoksul vatandaşlara kredi ve kredi kartı veren bankalara da sürpriz hazırladıklarını bildirdi...

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) Başkanı Mukim Öztekin, göreve geldiği günden bu yana tüketici aleyhine işlemler yapan bankalarla büyük bir mücadele içine girdiklerini söyledi. Bugün'ün haberine göre kredi kartı aidatları konusunda yaptığı “Bodrum’da 50 lirayalahmacun var” sözlerinin kamuoyuna yanlış yansıdığını belirten Öztekin, BDDK Başkanı olarak tüketicilerin bankalar karşısında mağdur olmamaları için bir dizi düzenleme çıkarıp uyguladıklarını vurguladı.

Kredi kartı aidatı, işlem ücreti gibi konularda alınacak kararlar için TBMM’deki Tüketici Yasa Tasarısı’nın çıkmasını beklediklerini belirten Öztekin, “Bu arada sessiz sedasız tüketicileri ve iş dünyasını bankalar karşısında korumak için işlemler yapıyoruz.

Örneğin vatandaşa haber vermeden kredi mevduat hesabı açan bankaları tespit edip her birine ceza yağdırdık. Üstelik şikayetleri bile beklemedik. Bu hesapları rızasız açan bankaların tümünü cezalandırıp vatandaşın uğradığı zararı telafi etmelerini sağladık” dedi. Tüketicileri korumak için dünyanın çeşitli ülkelerindeki uygulamaları incelediklerini açıklayan Öztekin, şöyle devam etti:
“Örneğin Güney Afrika’da yoksul, geliri düşük kişilere kredi kartı veren, kredi kullandıran bankalara, borcun ödenmemesi halinde icra yetkisi kullandırılmıyor. Bu önlemle bankalar kredi kartı ve kredi verme konusunda disipline ediliyor. Biz de dünyadaki iyi örnekleri Türkiye’ye getirme konusunda kararlıyız.”
Öztekin ayrıca, kişilerin gelirleriyle orantılı olarak kredi kartı limitlerinin yeniden düzenlenmesini öngören yönetmelik taslağının önümüzdeki hafta BDDK kararıyla yayınlanarak yürürlüğe gireceğini bildirdi. Buna göre yeni düzenlemenin çıkmasıyla birlikte 1000 lira ve altında gelire sahip olan kişilere verilecek kredi kartı limiti 1000 lirayı aşamayacak.

'Ziraat ve ‘Halkbank’ Adıyla Katılım Olmaz
BDDK Başkanı Mukim Öztekin, kamu bankaları Ziraat Bankası ve Halkbank’ın da faizsiz bankacılıkyapmaya karar vermesi halinde ayrı isim ve ayrı bir yapıda sisteme dahil olmasının daha uygun olacağını söyledi.

Tek pencere yönteminin sistemin yürümesi açısından uygun olmadığını belirten Öztekin, Ziraat ve Halkbank’ın faizsiz bankacılık sistemine dahil olması için 300 milyon dolarlık sermaye şartını yerine getirerek ayrı katılım bankaları kurmaları gerektiğini, hiçbir bankaya ayrıcalık tanınmayacağını belirtti.
Kaynak www.milliyet.com

Haberin Devamı ►

1 Ekim 2013 Salı

Türkiye'nin Dış Borcu 67 milyar doları aştı

0 yorum


Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ağustos ayı dış ticaret dengesi rakamlarını açıkladı.
Ocak-Ağustos dönemi dış ticaret açığı 67,57 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Dış ticaret açığı Ağustos’ta 7,02 milyar dolar oldu.
CNBC-e anketine katılan ekonomistler Ağustos’ta 8,25 milyar dolar dış ticaret açığı bekliyordu.
TÜİK, Türkiye'nin ihracatının, Ağustos ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 12,9 azalarak 11 milyar 174 milyon dolar, ithalatının da yüzde 3,4 azalarak 18 milyar 191 milyon dolar olduğunu açıkladı.
Evet Dış borçumuz tahminlere göre daha düşük gerçekleşti.Fakat geçen seneye bakıldığında ihracattaki düşüş dikkat çekici.

Haberin Devamı ►

Offf Benzine yine zam

0 yorum
Dün akşamdan geçerli olmak üzere,Benzinin  rafineri çıkışına yaklaşık 11 kuruş zam yapıldı .

Fiyat artışının ardından Ankara ve İzmir'de litresi 4,76 ile 4,78 lira arasında satılan 95 oktan kurşunsuz benzinin fiyatı 4,87 ile 4,89 lira arasında satılmaya başlandı.İstanbul'da ise 4,75 ile 4,77 lira arasında satılan 95 oktan kurşunsuz benzinin litresi 4,86-4,88 liraya çıktı.

kaynak www.hurriyet.com.tr
Haberin Devamı ►

Yazar kasa POS uygulaması bu gün başladı

0 yorum


EFT-POS özellikli yeni nesil yazarkasa kullanımı mecburiyeti bugün başladı.

Bu mecburiyete tabi olan mükellefler cihazlarını, alış faturasının düzenlendiği tarihten itibaren 90 gün içerisinde bağlı oldukları vergi dairesine kayıt ettirebilecek. 

TÜBİTAK tarafından yürütülen teknik incelemeler neticesinde dün itibarıyla, Maliye Bakanlığı'nca onaylanmış 3 adet EFT-POS özellikli yazarkasa cihaz modeli bulunuyor.

EFT-POS özellikli yeni nesil ödeme kaydedici cihaz modeli için başvuruda bulunup ön inceleme aşamasını geçmiş olan ve teknik incelemesi devam eden 3 firma daha onay almayı bekliyor. 

Uygulanmaya geçen yılın son aylarında başlanılması düşünülen yeni nesil yazar kasa kullanımı mecburiyetinin tarihi, piyasadan gelen talepler üzerine 1 Temmuz 2013 olarak belirlenmiş, ardından da 1 Ekim 2013 tarihine uzatılmıştı. 

Esnaf, uygulamanın ertelenmesini istiyor
Öte yandan, yeni nesil ödeme kaydedici cihazları kullanmak zorunda olan esnaf, uygulamanın ertelenmesini istiyor.

Bu konuda açıklama yapan Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, uygulamanın yürürlüğe gireceği tarih olan 1 Ekim'in çok erken olduğunu belirtmişti.

Palandöken, uygulamanın en az 6 ay daha ertelenmesi gerektiğini vurgulayarak, "En önemlisi eldeki eski yazar kasalar uygun fiyatla firmalar tarafından alınarak değerlendirilmeli. Piyasada yeterince fiyat rekabeti yok. Hala fiyatlar yüksek. Uygulama vergi ayı olan Mart'ın sonuna bırakılmalı" değerlendirmesinde bulunmuştu. 

güzel bir uygulma olduğu düşündüğüm bir sistem.Ancak POS cihazlarının fiyatlarının biraz pahalı olduğunu düşünüyorum.Bu kadar pahalı olmaması lazım ama geçiş sürecinde firmalar ve işletmelerin mecburiyeti ürünün biraz pahalı satılmasının ana nedeni diye düşünüyorum.

Bir uyarı daha yapmak isterim. Bu gün ayrıca Firmaların internet sitesi sahibi olması için tanınan zamanında son günü .

Maalesef her şeyi son güne bırakan bir toplum olarak, bu konuda da binlerce firmanın internet sitelerini yaptırmadıklarını tahmin etmek hiç de zor değil.


Haberin Devamı ►
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 

Copyright © İş Haberleri ve Ekonomi portalı Design by O Pregador | Blogger Theme by Blogger Template de luxo | Powered by Blogger